Cüzzam, mycobacterium leprae bakterisinin neden olduğu tarihte bilinen en eski bulaşıcı hastalıklarından biridir. Sinirleri, cildi ve mukozayı etkileyen hastalık, tedavi edilmediği takdirde sakatlanma, felç ve körlük gibi ciddi semptomlara yol açabilir. Dünya üzerinde çoğu bölgede bağışıklık sağlanmış olsa bile kaynakları kısıtlı ve kalabalık ülkelerde halen görülebilmektedir. Erken tanı ve düzenli tedavisi yapıldığı zaman ise cüzzam tedavi edilebilir bir hastalıktır.
Lepra bilinen ismi ile cüzzam, mycobacterium leprae bakterisinin yol açtığı kronik ve sürekli ilerleyen bir enfeksiyondur. Cüzzam ayrıca 19. Yüzyılda bu hastalığı bulan kişinin ismini alarak Hansen hastalığı adı ile de bilinir. Bakteri vücutta yavaş yavaş ilerlediği için etkilerini ancak 20 yıl sonra gösterir. Hastalık ilk olarak sinirleri etkileyerek; cildi, gözü burun içini ve diğer üst solunum yolu yüzeylerde sorun yaratır. Sinirlerde tahribata neden olan bakteri, cilt altında sinirlerin şişmesine yol açar. Bu da şişen bölgelerde ağrı ve dokunma his kaybına neden olur. Duyu kaybı olan yerlerde kesik ve yaralar gelişir. cüzzam hastalığından etkilenen deride renk değişikliği oluşarak normal rengine göre daha açık, koyu veya iltihap nedeni ile kırmızı olabilir. Hastalık tedavi edilmediği zaman birçok uzuvda kayıp meydana gelebilir. Günümüzdeki cüzzam vakaları sıklıkla Brezilya ve Hindistan’da görülür.
Cüzzam hastalığı 3 türde bulunur:
Tüberkiloid Cüzzam: Bu tür genellikle deriyi ve sinirleri tutar. Bulaşıcılık ve belirtiler hafif seyreder.
Lepromatöz Cüzzam: Bireyin bağışıklık yanıtı zayıftır. Cildi, sinirleri ve diğer organları da etkiler. Ciltte lezyonların yanı sıra, yumru şeklinde nodüller de görülür. Bulaşıcılık daha fazladır.
Sınırda Cüzzam: Tüberkiloid ve lepromatöz cüzzamın her ikisinin de özelliğini taşır. Bu tür diğer iki tipin arasında belirti ve bulaşıcılık gösterir.
Mycobacterium leprae bakterisi neden olduğu cüzzam hastalığının bulaşması ile ilgili her ne kadar kesin bir kanı olmasa da, insanlar arası temas ile yayıldığı düşünülür. Bulaşma genellikle cüzzam olan bireyin hapşırık veya öksürüğü ile damlacıklar yolu ile olur. Ancak hasta biriyle sık sık temas eden kişiler de hastalığın yayılmasına neden olabilir. Sinsi yapılı olan cüzzam yavaş yavaş ilerler. Hastalığın kuluçka süresi yapılan araştırmalara göre 9 aydan 20 yıla kadar değişebilir. Cüzzam hastalığı nasıl bulaşır? Sorusu özetle şu şekilde sıralanır:
Cüzzam belirtileri sıklıkla sinir hücrelerini, mukozayı ve cilt dokusunu tahrip eder. Hastalığın neden olduğu cilt belirtileri şu şekildedir:
Cüzzamın sinir hasarı yaptığı zaman oluşan semptomlar şu şekildedir:
Mukoza zarında cüzzamın neden olduğu semptomlar ise şu şekildedir:
Sinirlere hasar veren cüzzam hastalığı sebebi ile duyu veya his kaybı oluşabilir. Duyu kaybı ise yanık veya bir yara olduğunda fark edilmemesine neden olur. Kişiye zarar veren yaralanmalar hissedilemeyeceği için hastanın çok dikkatli olması gerekir.
Tedavisi yapılmadığı zaman oluşan cüzzamın ileri evre belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
Nadiren meydana gelebilecek belirtiler ise şu şekilde sıralanabilir:
Genellikle dünya üzerinde yaşayan herhangi bir yetişkin insanın cüzzam olma olasılığı çok azdır. Çünkü dünyadaki tüm insanların nerdeyse %95’i bu hastalık için doğal bağışıklık geliştirmiştir. Ancak hastalığın aktif olduğu bir ülkede yaşayanlar için risk hala mevcuttur. Dünya Sağlık Örgütü’ne cüzzam bildirimi yapan ülkelerden bazıları şunlardır:
Afrika Kıtası: Mozambik, Etiyopya, Madagaskar, Nepal, Nijerya, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Tanzanya.
Asya Kıtası: Nyanmar, Hindistan, Bangladeş, Endonezya, Sri Lanka, Filipinler.
Amerika Kıtası: Brezilya.
Cüzzam hastası olan ve tedavi edilmeyen kişilerle uzun zaman yakın temasta olan kişiler risk altındadır. Bu kişiler tedaviye başlar başlamaz bulaş riski biter.
Cüzzam teşhisi için hekim ilk olarak fiziki bir muayene yapar. Gerekli bulursa küçük bir kesit deri veya sinir çıkarılarak laboratuvara testte yollanır. Ayrıca cüzzam türünün belirlenmesi için lepromin cilt testi de yapılabilir. Bu testte normal şartlarda cüzzama sebep olan bakteriler pasifize edilerek çok az bir oranda cilde enjekte edilir. Tüberkiloit bölgede pozitif sonuç verirse tanı konulur.
Cüzzam kendi kendine iyileşebilen bir hastalık değildir. Tedavisi yapılmadığı zaman daha da ağır bir hal alır. Son aşamasındaki komplikasyonlar ise tedavisi mümkün olmayan bir hale gelir. cüzzam tedavisi mümkündür. 1995 yılında geliştirilen çoklu bir ilaç tedavisi bulunur. İlaç dünya genelinde ücretsiz olarak temin edilebilir. Son 20 yılda dünya üzerinde ortalama 16 milyon cüzzamlı kişi bu tedavi ile iyileşmiştir. Ayrıca bazı antibiyotikler cüzzama sebep olan bakterileri yok edebilir. Bu yüzden çoğu vakada birden fazla antibiyotik aynı anda reçete edilebilir. Cüzzamın tedavisi birkaç ay sürebileceği gibi bazı kişilerde 1-2 sene devamlı tedaviye ihtiyaç duyulabilir.