Vücuttan gelen herhangi bir akıntı utanç verici olabilir. Özellikle de kadınlarda sık görülen vajinal akıntılar... Ancak bu gibi durumlarda utanmak yerine, sebebini araştırmak daha doğru olacaktır. Aslında çoğu akıntı ya normaldir ya da kişi bu durum ile yaşaya yaşaya onu normal olarak kabul etmiştir. Ta ki rahatsızlık verdiği dereceye geldiğinde, kişiye yolunda gitmeyen bir şeylerin olduğunu düşündürmesine kadar. Peki, anormal vajinal akıntı nasıl anlaşılır? Nasıl tedavi edilir? Detaylarına bakalım.
Vajinal akıntı varlığında öncelikle akıntın normal olup olmadığına karar verilmelidir. Olağan vajinal salgılar şeffaf ve kokusuz olur. Bu akıntılar vajinanın sağlıklı kalabilmesi için gereklidir. Şayet kişideki akıntı bu şekildeyse bir problem bulunmuyor demektir. Ancak bazen sağlıklı akıntıdan çok farklı türde akıntılar olabilir, acaba kişi kendinde var olan sağlıksız akıntıyı tahmin edebilir mi? Bu sorunun cevabı akıntı türlerini ve özelliklerini biliyorsa evet olur.
Vajinal akıntılar, akıntının rengine ve yoğunluğuna göre sınıflandırılır. Bu akıntıların kimileri normalken, bazıları ise tedavi gerektiren bir sağlık sorununun göstergesi olabilir. Akıntılar özelliklerine göre şu belirtilere işaret edebilir:
İnce, beyaz, peynirimsi akıntı: Genellikle mantar enfeksiyonunun işaretidir. Bu akıntı problemine vulvanın etrafında görülen kaşıntı veya kabarıklık da eşlik edebilir.
Beyaz, sarı ya da gri akıntı: Bu akıntı türünde özellikle balık kokusu varsa büyük ihtimalle bakteriyel vajinozis sorununun göstergesidir. Ayrıca kaşıntı veya kabarıklık da görülebilir.
Sarı veya yeşil akıntı: Sarı veya yeşil akıntı özellikle ince, topak topaksa ya da kötü bir koku varsa normal değildir. Bu tür bir akıntı, çoğunlukla cinsel birliktelik sırasında bulaşabilen trikomonaz enfeksiyonunun belirtisi olabilir.
Kahverengi veya kanlı akıntı: Kahverengi veya kanlı akıntı düzensiz reglden kaynaklı olabilir. Şayet bu akıntının yanında pelvik ağrı veya vajinal kanama da bulunuyorsa rahim ağzı kanseri gibi daha ciddi bir hastalığın belirtisi de olabilir.
Bulanık ve sarı akıntı: Bu tür bir akıntı, özellikle pelvik ağrı da görülüyorsa, bel soğukluğu hastalığının belirtisi olabilir.
Vajinal akıntının doğal yapısını;
Ayrıca vajinanın kednine has bir pH dengesi bulunur. Bu denge vajinanın flora denilen doğal ortamını korur. Bu pH dengesinin bozulması ve floranın bozulması da vajina da akıntıya yol açabilir. vajinal pH dengeyi bozabilecek etkenler ise şu şekildedir:
Muhakkak ki kişiler gerektiğinde antibiyotik kullanımından kaçınamazlar. Fakat vajinal duş ve parfüm içeren kadın ürünlerinin kullanımı vücut sağlığı için kötü olduğu için her zaman kaçınılmalıdır. Yanı sıra kişiler hamilelikte, diyabet hastalıklarında ya da vajinal bölgede veya o bölgenin yakınında enfeksiyon varsa akıntı gibi durumlara daha yatkın olabilirler. Bunu da araştırmak da fayda vardır. Bazen de bireylerin tahmin edemeyeceği durumlar olabilir. Vajinada yabancı cisim unutulabilir. Bunlar; tampon, prezarvatif gibi nesnenler olabilir. Bu durumlarda enfeksiyona, enfeksiyon ise akıntıya sebep olur.
Vajinadaki belirsiz renk veya kötü kokular;
Vajinal akıntı tedavisi için ilk olarak kişilerin alması gereken bazı günlük yaşam düzenlemeleri bulunur. Bunlara uyulduğu takdirde vajinal enfeksiyonlar ve buna bağlı olabilecek akıntılar büyük ölçüde önlenebilir.
Akıntı için nedene yönelik tedaviler uygulanır.
Vajinal akıntılarda kronikleşen sorunu çözmek için sabırlı davranılmalıdır. Düzenli aralıklarla uygulanan kürler, zamanla düzelme sağlar. Örneğin; Vetiver, bengal kauçuğou, topalak, lavanta özütü, yılan kökü gibi karışımlar. Bunlar kişiler tarafından değil mutlaka bir hekim kontrolünde yapılmalıdır.
Özetle şeker ve asitli besinlerde uzak durup yukarıdaki önlemlere uyulduğu ve biraz sabırlı olunduğu zaman sorun çözülecektir.