İnsanlarda hastalık yapma olasılığı olan mikroorganizmaların hastalık yapıcı özelliklerinin ortadan kaldırılması suretiyle oluşturulan biyolojik ürünlere aşı denir. Aşı yolu ile mikroorganizmanın ya kendisi ya da ürünleri insan vücuduna verilir. Bu sayede vücudumuz söz konusu hastalık için hastalığı geçirmeden bağışıklık geliştirir. Gelişen bağışıklık sayesinde vücudumuz aşısı yapılan mikroorganizma ile karşılaştığında bağışıklık sistemimiz kolaylıkla tanır ve mücadele eder. Böylelikle hastalığı ya hiç geçirmez ya da hafif şekilde atlatırız. Aslında amacımız aşı yoluyla vücudumuzda mikroorganizmalara karşı savunma sistemimizde bir hafıza oluşturmaktır.
İnsanlarda hastalık yapma olasılığı olan mikroorganizmaların hastalık yapıcı özelliklerinin ortadan kaldırılması suretiyle oluşturulan biyolojik ürünlere aşı denir. Aşı yolu ile mikroorganizmanın ya kendisi ya da ürünleri insan vücuduna verilir. Bu sayede vücudumuz söz konusu hastalık için hastalığı geçirmeden bağışıklık geliştirir. Gelişen bağışıklık sayesinde vücudumuz aşısı yapılan mikroorganizma ile karşılaştığında bağışıklık sistemimiz kolaylıkla tanır ve mücadele eder. Böylelikle hastalığı ya hiç geçirmez ya da hafif şekilde atlatırız. Aslında amacımız aşı yoluyla vücudumuzda mikroorganizmalara karşı savunma sistemimizde bir hafıza oluşturmaktır.
Aşı yapmaktaki temel amaç toplumda, özellikle bebek ve çocuklarda aşı ile önlenebilir hastalıkların ortaya çıkmasına engel olmaktır. Böylelikle söz konusu hastalıklardan kaynaklanan ölümlerin ve sakatlıkların önüne geçilebilmektedir. Bunun yanı sıra; ekonomik ve sosyal olarak da aşılamanın faydaları bulunmaktadır. Aşılama aslında Dünya Sağlık Örgütü’nün de (DSÖ) belirttiği gibi en önemli ve en maliyet etkili toplum sağlığı müdahaleleri arasında kabul edilmektedir.
Yapılan aşılama çalışmaları sonucunda aşı ile önlenebilir hastalık hızlarında ciddi düşüşler yaşanmıştır. Hatta bazı hastalıkların yıllardır görülmediğinden bahsedebiliriz. Örneğin; çiçek hastalığı aşı sayesinde 1980 yılından bu yana tüm dünyada eradike edilmiş, yani ortadan kaldırılmıştır. Yine çok önemli bir çocukluk çağı bulaşıcı hastalığı olan çocuk felci (poliomiyelit) hastalığına karşı dünya genelinde yaygın aşılama çalışmaları yapılmış ve hastalık yok edilme aşamasına getirilmiştir. Ülkemizde son çocuk felci vakası Kasım 1998 yılında görülmüş ve bu tarihten beri çocuk felci vakamız bulunmamaktadır. Aynı şekilde 2009 yılında Türkiye’de gebelerde ve yeni doğan bebeklerde tetanozun tamamen ortadan kaldırıldığı DSÖ tarafından duyurulmuştur. 2011 yılından bu yana difteri ve buna bağlı ölüm vakamız görülmemiştir.
Sağlık bakanlığının yürüttüğü etkin ve kapsayıcılığı yüksek aşılama çalışmaları sayesinde aşı ile önlenebilir hastalıklardan hepatit A ve B, boğmaca, zatürre ve menenjit (beyin zarı iltihabı) yapabilen bir mikrop olan pnömokok, yine menenjit ve sepsis (kanda iltihap) yapabilen haemophilus influenzae tip B enfeksiyonlarının yanı sıra suçiçeği, kabakulak ve kızamıkçık hastalıklarının vaka görülme sıklıkları oldukça azalmıştır.
Aşılar genel olarak canlı aşılar ve ölü aşılar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Canlı aşılar hastalığa neden olan mikroorganizmanın hastalık yapıcı etkilerinin zayıflatılmasıyla üretilen aşılardır. Bu şekilde elde edilen aşılardaki mikroorganizmalar sınırlı düzeyde çoğalma ve yüksek oranda bağışıklık yanıtı oluşturma yeteneğine sahiptirler. Canlı aşılarla edinilen bağışıklık uzun sürelidir. Canlı aşılar, bağışıklık sistemi zayıflamış ya da baskılanmış kişilere uygulanmamalıdır. Ülkemizde kullanılan başlıca canlı aşılar; rotavirus aşısı, BCG, oral polio aşısı (OPA), kızamık-kızamıkçık-kabakulak (KKK) ve suçiçeği aşılarıdır.
Ölü aşıların kendi içerisinde farklı çeşitleri bulunmaktadır. Bir mikroorganizmanın tümünü öldürülmüş halde içeren aşılara tüm hücreli aşı, mikroorganizmanın yalnızca belli kısımlarını içeren aşılara ise fraksiyone (alt birim) aşı denir.
Tüm hücreli ölü aşılar; kültür ortamında üretilen mikroorganizmanın ısı ya da kimyasal yöntemler kullanılarak öldürülmesiyle elde edilir. Ülkemizde kullanılan Hepatit A aşısı ve inaktive polio aşısı bunun örnekleridir.
Alt birim aşıları; ise mikroorganizmanın tümünü değil yalnızca belli kısımlarını içerir. Alt birim aşılarını da subunit aşı ve toksoid aşı şeklinde iki temel gruba bölmek mümkündür. Ülkemizde kullanılan Hepatit B, pnömokok, Hib, aselüler boğmaca ve risk gruplarına önerilen meningokok ve grip aşıları subunit aşılarıdır. Toksoid aşılar; ise toksini olan mikroorganizmaların toksinlerinin yapısı değiştirilerek toksik özellikleri yok edilmiş, bağışıklık yanıtı oluşturacak özellikleri korunmuş halini içerirler. Difteri ve tetanoz aşıları toksoid aşılardır.
Hepatit B Aşısı
Akut ve kronik hepatit B hastalığı ile buna bağlı olarak gelişen öldürücü karaciğer yetmezliği, siroz ve karaciğer kanserinden korur. Toplu yaşam alanlarında (kreş, bakımevi vb) hastalığın yayılmasını azaltır. Doğumdan sonra, 1. ve 6. Ayın sonlarında olmak üzere 3 doz ve kas içi olarak uygulanmaktadır.
BCG (Verem Aşısı)
Tüberküloz menenjit ve yaygın tüberkülozdan ölümü önler. Bağışıklığı güçlendirerek, <5>
Difteri Aşısı
Difteri hastalığının bulaşıcılığı yüksektir. Bu aşı tek bir vaka ile salgınlara neden olabilen difteriden korur ve öldürücü difteri hastalığını önler. Çocukluk çağında 2. 4. 6. 18. ve 48. aylarda 5 doz olarak uygulanmasının yanı sıra 13 yaşında tekrarı yapılmaktadır. Kas içine yapılmaktadır.
Boğmaca
Bebeklerde öldürücü olan, büyük çocuklarda ve yetişkinlerde uzun süreli öksürüğe neden olan boğmaca hastalığından korur. Boğmacanın bulaşıcılığı yüksektir. Tek bir vaka ile salgınlara neden olan boğmacadan korur. 2. 4. 6. 18. ve 48. aylarda 5 doz olarak kas içine uygulanmaktadır.
Tetanoz
Öldürücü olan tetanoz hastalığından korur. Gebelere uygulanmasıyla doğumdan sonra yenidoğan bebeğin tetanozunu önler. Çocukluk çağında 2. 4. 6. 18. ve 48. aylarda 5 doz olarak uygulanmasının yanısıra 13 yaşında tekrarı yapılmaktadır. Kas içine uygulanmaktadır.
Çocuk felci (Polio) Aşısı
Sakatlık ve ölüme neden olan çocuk felci hastalığından korur. Tek bir çocuk felci vakası bile salgınlara neden olabilir. 2. 4. 6. ve 18. aylarda 4 doz olarak kas içi ve ağızdan uygulanmaktadır.
Hib Aşısı
Bu mikroptan kaynaklı menenjit ve menenjite bağlı sakatlık ve ölümden korur. Orta kulak iltihabı sayısını azaltarak işitme kaybını önler. Hib hastalığı, kapalı toplumlarda salgına neden olarak ölümlere neden olabilir. Bu aşı toplumda salgınları önler. 2. 4. 6. ve 18. aylarda 4 doz olarak ve kas içine uygulanmaktadır.
Pnömokok Aşısı
Pnömokok mikrobunun neden olduğu zatürre, sepsis, menenjitten ve bunlara bağlı sakatlık ve ölümden korur. Orta kulak iltihabı sayısını azaltarak işitme kaybını önler. Pnömokok hastalığı, kapalı toplumlarda salgına neden olarak ölümlere neden olabilir. Toplumda salgınları önler. 2. 4. ve 12. aylarda 3 doz olarak kas içine uygulanmaktadır.
Kızamık Aşısı
Kızamığa bağlı ishalden, zatürreden ölümleri önler. Beyin iltihabı ve SSPE’den korur. Kızamık, bulaşıcılığı çok yüksek enfeksiyonlardandır. Toplumda salgınları önler. 9. 12. ve 48. aylarda 3 doz olarak kas içine veya cilt altına uygulanmaktadır.
Kızamıkçık Aşısı
Anne karnındaki bebeklerde sakatlığı önler. Toplumda kızamıkçık salgınlarını önler. 12. ve 48. aylarda 2 doz olarak kas içine veya cilt altına uygulanmaktadır.
Kabakulak Aşısı
Kabakulağın neden olduğu; beyin ve beyin zarı iltihabını ve testis iltihabına bağlı kısırlığı önler. Toplumda salgınları önler. 12. ve 48. aylarda 2 doz olarak kas içine veya cilt altına uygulanmaktadır.
Hepatit A Aşısı
Akut hepatit A hastalığı ve buna bağlı öldürücü karaciğer yetmezliğinden korur. Su ve besinlerden kaynaklı salgınları önler. 18. ve 24. aylarda 2 doz olarak kas içine uygulanmaktadır.
Suçiçeği Aşısı
Suçiçeği hastalığını önler. Ayrıca, anne karnındaki bebeklerde sakatlığı, beyin ve beyin zarı iltihabını, ileri yaşta gelişebilecek zona hastalığını önler. Toplumda salgınları önler. 12. ayda tek doz olarak cilt altına uygulanmaktadır.
Rota virüs Aşısı : Rota virüs adını verdiğimiz mikrobun neden olduğu mide ve barsak enfeksiyonundan korumak amacıyla yapılmaktadır.
Rotateq aşısı; rotavirus alt tiplerine karşı 5 antijen içerir. Toplam 3 doz olarak ağızdan uygulanmaktadır. İlk dozu bebek en erken 6 hafta en geç 14 hafta iken yapılmalı, son dozu bebek 24 haftasını doldurmadan uygulanmalıdır. Dozlar arasında en az 1 ay ara olmalıdır.
Rotarix aşısı; rotavirus alt tiplerine karşı 1 antjien içerir, ancak diğer suşlara karşı da koruma sağlar. Toplam 2 doz olarak ağızdan uygulanmaktadır. İlk dozu bebek en erken 6 hafta en geç 14 hafta iken yapılmalı, son dozu bebek 24 haftasını doldurmadan uygulanmalıdır. Dozlar arasında en az 1 ay ara olmalıdır.
Meningokok Aşısı : Meningokok mikrobuna bağlı menenjitin özellikle 5 yaş altındaki çocuklarda daha sık görülmesinden dolayı, doğumdan belirli bir süre sonrasında bebeklere meningokok aşısı yaptırılması gerekir. Türkiye’de şu an uygulanan iki tane menenjit aşısı türü bulunmaktadır. Aşının türüne göre bebeklerin hangi ayda kaç doz aşı olacağı değişiklik gösterebilir. Aynı zamanda, meningokok aşısının diğer karma aşılar ile aynı anda yapılmamasına dikkat edilmelidir. Bu aşı kas içine uygulanmaktadır.
İnfluenza (Grip) Aşısı : Grip aşısı influenza virüsünün neden olduğu gripten korur. Çocuklarda 6. aydan itibaren yapılmaktadır. Altıncı aydan 9 yaşa kadar olan çocuklarda daha önce grip aşısı hiç yapılmamışsa ilk sefere mahsus olarak en az bir ay ara ile toplam iki doz aşı yapılmalıdır. Grip aşısı, öncelikle risk gruplarına önerilmekle birlikte, ailesinin aşılanmasını istediği tüm çocuklara ve erişkinlere de yapılabilir. Bu aşı kas içine uygulanmaktadır.
Human Papillomavirüs (HPV) Aşısı: Yüksek riskli HPV tipleri kadınlarda servikal kanser, vulva, vajina, orofarenks, anüs kanserlerinin yanı sıra erkeklerde ise anüs ve penis kanserleri ile ilişkilidir. HPV aşısı, 11 veya 12 yaşlarındaki kız ve erkek çocuklar için rutin olarak tavsiye edilir, ancak 9 yaşından itibaren de verilebilir. İlk dozdan 2 ve 6 ay sonra olmak üzere toplam 3 doz olarak yapılmalıdır. Kız ve erkek çocuklarının cinsel temas ve HPV' ye maruz kalmadan önce aşıyı almaları idealdir. Bu aşı kas içine uygulanmaktadır.